En iyi hali için bile çelişkilerle dolu bir şehir diyebileceğimiz Beyrut, karşına bir anda neyi çıkaracağını tahmin edemediğin köşelerle dolu.
Burası, Dürzilik mezhebinden İslam’a ve sayısız Doğu etkilerine uzanan büyüleyici bir dini inanç zenginliğiyle dolu, harikulade, gürültülü ve zaman zaman da bunaltıcı bir yer.
Beyrut gezilecek yerler & yapılacaklar
1. Corniche’te gezinti
Güne Akdeniz sahilinde sakin bir gezintiyle başla
Havana’daki Malecón, Küba için ne anlam ifade ediyorsa, Beyrut’taki Corniche’in Lübnan için önemi konusunda da aynı şeyleri söyleyebiliriz.
Suriye ve Lübnan’ın Fransız mandası altındayken inşa edilen bu 4,8 kilometrelik uzun gezinti alanı, Akdeniz’in dalgalarını Beyrut caddelerinden uzak tutuyor ve uzaktaki Lübnan Dağı’nın zirvelerinin hoş manzaralarını sunuyor.
Burada yürüyüş, koşu ve paten yapabilir veya dalgalı sulara olta atan yaşlı balıkçılara eşlik edebilirsin ama Raouché semtinin sahilinin açıklarında yer alan iki doğal kaya oluşumu olan güvercin kayalıklarını görmeden buradan ayrılmamalısın.
2. Şehrin en havalı semtleri Gemmayzeh ve Mar Mikhael’i keşfet
Mar Mikhael’de bu rengarenk merdivenler gibi sayısız sokak sanatı eseri bulabilirsin
Eğer biraz havalı bir yere gitmek istiyorsan adresin Gemmayzeh. Nezihleştirilmiş ama yapmacıklıktan uzak, gösterişsiz ama kolaylıkla erişilebilen bir semt olan Gemmayzeh, sayısız dar sokağa ve tarihi bir mimariye ev sahipliği yapıyor.
Burası ayrıca Beyrut’un sokak sanatı açısından zengin yerlerinden de birisi.
Gemmayzeh’ten biraz kuzeye doğru ilerlediğinde, bar ve kafelerin yüksek seslerinin eşliğinde o bar senin bu bar benim gezebileceğin coşkulu Mar Mikhael semtine ulaşacaksın.
Hazır bölgedeyken ünlü renkli merdivenleri ziyaret ederek Beyrut gezine renk katabilirsin.
3. Sfeir Semler Gallery’de kısa bir mola
Beyrut, sanat açısından önemli bir şehir
Sfeir Semler Gallery, modern sanatlara odaklanıyor ve önemli Arap sanatçıların eserlerine yer vermek amacıyla özellikle de kavramsal ve minimal sanatlara önem veriyor.
Telaş dolu caddeler ve gürültü bunaltıcı gelmeye başladığında, burası bazı simgesel eserlerin eşliğinde rahatlamak ve düşüncelere dalmak için mükemmel bir yer.
4. Shatila mülteci kampı yeni bir bakış açısı kazanmanı sağlayacak
Shatila’yı ziyaret ederek Lübnan’ın günümüzde karşılaştığı zorluklara dair bakış açısı kazanabilirsin
Beyrut’a dair rehberlerde pek karşılaşmayacağın bir öneri olsa da, ülkelerindeki savaş ve çekişmelerden kaçan binlerce Filistinliyi, Suriyeliyi ve diğer Arap ülkelerinden insanları barındıran mülteci kamplarından birini ziyaret etmeden Lübnan ziyaretin tamamlanmış sayılmaz.
Şehrin diğer niteliklerinin yanı sıra, bu da Beyrut’un görünmesi gereken yüzlerinden biridir.
Shatila’yı ziyaret etmek belirli riskleri de beraberinde getiriyor, bu nedenle ziyarete karar vermeden önce araştırmanı iyi yapmalı ve ziyaretini gerçekleştirmene yardım edecek STK’lardan biriyle iletişime geçmelisin.
Ziyaretin sırasında da bölgenin sakinlerine saygılı olmalı ve fotoğraf çekmeden önce izinlerini almalısın.
5. Horsh Beirut’ta yürüyüş
Beyrut’un en büyük yeşil alanı Horsh Beirut’un yemyeşil ortamı rahatlamak için mükemmeldir
Lübnan iç savaşından sonra uzun bir aranın ardından 2015’te halka açılan Beyrut’un en büyük parkı Horsh Beirut bacaklarını uzatıp dinlenmen için harika bir yer.
Bir zamanlar kilometrelerce uzanan yemyeşil bir ormanlık alan olan Horsh Beirut gösterişinin bir bölümünü kaybetti ve artık eskisine göre çok daha küçük ama yine de enerji toplamak için kullanılabilecek ideal bir rahatlama noktası.
6. İki binanın hikayesi — The Egg binası ve Mohammad Al-Amin Camii
Beyrut zıtlıklarla dolu bir şehir ve bunun bir örneği de The Egg binası ve Mohammad-Al Amin camii
Lübnan’daki iç savaş Beyrut’ta da önemli izler bıraktı. Bu izleri görmek için de henüz inşa halindeyken bombalanan çoklu şehir merkezi kompleksinden daha iyi bir yer yok.
Bu harabelerin ortasında ise bir zamanlar büyük bir sinema olacakken şimdi bir beton yığını halinde duran The Egg yer alıyor. The Egg binasının içine giremeyecek olsan da, yaydığı melankoli, güzellik ve belirsizlik hislerinin karışımını fark edebileceğin kadar yaklaşabilirsin.
The Egg binasına şehrin yerlileri özel bir sevgi besliyor ve Beyrut mimarisinin daimi bir öğesi olması için de kampanya başlatıldı.
Şimdilik, Mohammad Al-Amin Camii’nin gölgesinde ve olası yeniden inşa planlarıyla sallanan belirsiz bir geleceğin ortasında asi bir şekilde ayakta duruyor.
1998’de açılan bu gösterişli cami ise 72 metrelik yüksek mavi minareleriyle Beyrut şehir siluetini süslüyor ve şehrin 70’lerdeki iç savaşın ardından tekrar ayağa kalkmasının sembollerinden biri olarak kabul ediliyor.
İstanbul’daki Bizans döneminden kalma Ayasofya Camii’nin şekline benzetilerek inşa edilen bu cami, dıştan yansıttığı görkemini ayrıntılı iç dekorasyonuyla tamamlıyor.
7. Beyrut gecelerinin keyfini çıkar
Beyrut’un ünlü gece kulüplerinden O1NE Beirut’ta eğlenceye katıl
Rakipsiz bir gece kulübü ortamı sunan Beyrut, konu gece hayatına geldiğinde Orta Doğu’nun büyük bölümüne göre oldukça liberaldir.
Dev bir yeraltı mezarını andıran bir yer olan ve elektronik müziğin en büyük isimleri tarafından sıkça ziyaret edilen B 018 , diğer pek çok bar ve gece kulübü arasından Beyrut gece hayatının en önemli mekânlarından biri olarak sıyrılıyor.
Gün ağarırken, bu dev yeraltı mekânının çatısı katlanarak açıldığında arkana yaslanarak güneşin doğuşunu izleyebilirsin.
B 018’e rakip olan ve Beyrut’un merkez semtinde yer alan O1NE Beirut ise şehrin ziyarete değer bir başka önemli gece kulübüdür. Gece kulübünün iç bölümü, etkileyicilik açısından renkli sokak sanatı tasarımlarıyla örtülü simgeleşmiş dış tasarımını aratmıyor.
Daha az gösterişli bir gece için Beyrut’un ana caddelerinden biri olan Hamra caddesindeki daha küçük pub ve barları tercih edebilirsin. Burada aynı zamanda gündüz saatlerinde uğrayabileceğin çok çeşitli mağaza ve kafeler de var.
8. Karlı yamaçlar ve sahilde kayak sonrası aktiviteleri
Mzaar’ın batısından kayak yaparken Beyrut’a doğru iniyor olacaksın
Adrenalin bağımlıları ve heyecan arayanlar için Beyrut ve çevresinde pek çok seçenek bulunuyor. Aralıktan nisanın başlarına kadarki aylarda, şehrin sadece 50 km doğusundaki Mzaar Kfardebian Sıradağlarında kayak veya snowboard yapabilirsin.
Beyrut ve ötesinde uzanan Akdeniz’in keyifli manzarası bulutsuz günlerde buradan görülebiliyor. Beyrut’a yakınlığı göz önüne alındığında, sabah Mzaar’da kayak yaptıktan sonra öğleden sonrayı dinlenmek için The Corniche’te geçirebilirsin.
Beyrut’ta nerede yemek yenilir?
Cafe Em Nazih
Cafe Em Nazih, Gemmayzeh semtinin merkezindeki Saifi Urban Gardens’ın bir parçasıdır. Yemyeşil ortamda bir hostel, teras barı, dil okulu ve hatta sanatçı stüdyoları yer alıyor.
Kızarmış hellim peyniri, msabaha (kahvaltılık humus) ve kebbeh (içli köfte) gibi yerel yiyeceklerin tadını çıkarabilir ve hazır buradayken Lübnan mutfağına dair eşsiz bir deneyim için günün tabağını da deneyebilirsin.
Falafel Freiha
Neredeyse sadece yemeğe odaklanılan sade bir ortamda yenen falafel ve shawarma (döner) ile Beyrut deneyiminin tamamlanmış olacak. Yerel bir kalabalıkla birlikte sıkışık bir alanda oturmanın da buradaki deneyimin bir parçası olduğunu belirtelim.
Adından da anlaşılabileceği gibi, mekânın spesiyali falafel ama harika fiyatlarla tadını çıkarabileceğin etli basit sandviçler ve döner de bulabilirsin.
The Gathering
The Gathering’in geniş bahçesi gastronomik lezzetleriyle seni bekliyor
Organik ürünlere sonuna kadar bağlı The Gathering, başta İtalyan ve Fransız kökenli yemekler olmak üzere keyif verici yemeklerden oluşan lezzetli bir menü sunuyor.
Geniş bahçesi ve ortasında yer alan zeytin ağacı, kaliteli bir kadeh şarap eşliğinde rahatlaman için bolca fırsat sunacak.
Beyrut’ta konaklama
The Mayflower Hotel Beirut
Beyrut’un altın günlerinin bir simgesi olan The Mayflower’ın şık ortamında dinlenme fırsatı
The Mayflower, Beyrut’un özel mülkiyete ait en eski otellerinden biri. 1950’lerin sonlarında ve 60’ların başlarında altın dönemini yaşarken, dünyanın dört bir köşesinden Beyrut’a akın eden turistlerin sıkça uğradığı popüler yerlerden biriydi.
Burayı ve dekoruyla geçmişe dair özlem duygusu uyandıran Duke of Wellington barını ziyaret ederek o eski güzel günleri yeniden yaşayabilirsin.
The Mayflower Hotel – Fiyatlara hemen göz at >>
Monroe Hotel
Beyrut’un Monroe otelindeki odandan Akdeniz’in muhteşem manzaralarının keyfini çıkaracaksın
Beyrut’un merkezi bir konuma sahip diğer bir oteli de, körfez bölgesine ve ötesinde uzanan Akdeniz’e bakan odalarından kısmi veya tam deniz manzarası sunan Monroe otelidir.
Burada konaklarken solaryum veya saunayı ziyaret ederek kendini şımartabilir ve otelin restoranı The Sanderson’da enfes uluslararası mutfağın tadını çıkarabilirsin.
Monroe Hotel Beirut – Fiyatlara hemen göz at >>
Diğer Beyrut otellerine hemen göz at >>
Beyrut’a uçak bileti ara
Okumaya devam et:
